Cinlikuyu – Parsık, Kocaeli, 8-10 Kasım 2019
Geziye Katılanlar: Beliz Aydın, Eren Kenan, Türker Türkyılmaz, Kardelen Gülbenay Nurdoğan, Ezgi Özgen, Aleyna Cingöz, İrem Kapucuoğlu, Alp Baskıcı, Bülent Efe Temür, Ömer Çalık, Anıl Alyanak, Erdal Yalçın, Saygın Gençer, Halil Habip Atıcı, Funda Yıldırım, Utku Ergan, Yusuf Can Demirezen, Hasan Can Arslan, Gökhan Bayraktar, Anıl Özrenk, Muhammed Enes Avukat, Sinem Başak Kapucu, Mehmet Niyazi Karacalar, Akif Erdem Sağtekin, Eylül Horoz, Dilan Bavkır, Uğur Batu Gürses, Erdi Şencan, Ege Demir, Hasan Kahraman, Özlem Kaya, Erdal Yalçın, Ozan Küçükbağış.
Yine bol koşuşturma içinde geçen bir günün ardından zar zor kulüp odasına gelmiş, daha otobüse bile binmeden mağaraya girmiş kadar olmuştum. İlk gezide unuttuğum gibi yine unutmuştum çatal-kaşık getirmeyi ama en azından bu sefer tam kampta yemek yiyecekken aklıma gelmemişti, gidip Migros’tan kazıklanmayı seçmiştim ben de. Sonra bir anda Halil gelip “Transporter ile gelmek ister misin?” diye sorunca parlayan gözlerimle tabi ki demiştim. Dupnisa shiftimizle hep beraber gideceğimizden de haberim yoktu o zaman. Biraz rötarlı bir şekilde Erdal Abi’nin Transporter’iyle çıktık yola.
Körfeze geldiğimizde ekmek almak için zar zor haritalardan bir fırın bulup girmiştik ki orada da ekmek yoktu. Az uzakta bir yeri fırın sanıp koşmuştum Hasan ve Halil ile, ama yaklaştığımızda “boşuna koşmuşuz ya” diye düşünürken hemen yanında fırın olduğunu görünce rahatlamıştım. Ekmeği de aldıktan sonra tekrardan koyulmuştuk yola. Yolda aklımdan hep Özlem’in izlettiği Parsık’ın Şelaleleri videosu geçiyordu. Aile sıcaklığında geçen gönül yolculuğunun ardından gece 3 gibi kamp yapacağımız alana varmıştık.
Eğimli yerde kurduğumuz çadırdan mütevellit olsa gerek geceleyin mat üstünde kayıp kayıp dururken uyuyakalmış ve uyanıvermiştim bir anda. Sabah kalkmamla birlikte Parsık heyecanı da başlamıştı. Kamp için odun falan derken artık mağaraya girme zamanı gelmişti, giymiştik tulumlarımızı. Daha önce giren ekiplerden Parsık Mağarası’nda suyun baya azaldığını öğrenmiştim ama üzülsem mi sevinsem mi bir türlü karar verememiştim. İlk gezide olduğu gibi güle oynaya gidiyorduk mağaranın bel fıtığı yapacak olduğundan habersiz. Erdi de mağara ağzına kadar bizimle gelmiş fotoğraflarımızı çekmişti.
Her türlü şekilde pozlar vermiştik, hatta yere bile yatmıştım. Mağarada Halil’in bir gün önceden “Size aslında Parsık için sürünme eğitimi bile versek olur” ve Türker’in “Her mağaracının hayatında bir kez girmesi gereken mağara, ama bir kez” sözlerine cidden hak vermiştim mağaranın videosunu izlememe rağmen. Bol ıslanmalı bol efor harcamalı bol bol eğlenceli bir mağaradan çıkıp kampa doğru varmıştık. Bir şekilde zaman yine hızlıca akıp gece olmuştu. Alyanak’ın moderatörlüğünde ateş başında vampir köylü oynarken de su gibi akmıştı zaman. Hatta o gece kim yaptı bilmiyorum ama uzun zamandır yediğim en güzel pastalardan birisini kaşıklamıştık.
Gece de yavaş yavaş bittikten sonra uyuyayım diye çadıra geçtikten birkaç saat sonra uyanıp kamp yakınlarındaki bir çakalın ulumasını duydum, kafamda çakalın kamp alanına gelme ve gelse bile yattığım çadıra gelme olasılığını kurduktan sonra kendi kendime sırıtıp geri yattım. Artık sabah olmuştu, uyanıp kamp yerine doğru gitmiştim. Biraz odun işiyle vs. uğraştıktan sonra oturmuş keyifle Ozan, Alyanak ve Özrenk’in birbirlerini sırayla el ve ayaklarından ağaca bağlayıp daha sonra kurtulmalarını izliyorduk.
Hele Özrenk’in Jesus misali çarmıha gerilmesini unutabilir miyim bilmiyorum. Son gün mağaraya girenler de mağaradan çıktıktan sonra yavaş yavaş toplamaya geçiliyordu artık. Kamp alanı da toplandıktan sonra artık yola koyulma vakti gelmişti. Gezi fotoğrafımız da çekildikten sonra geldiğimiz gibi Erdal Abi’nin Transporter’iyle geri döndük ve geziyi tamamladık.
Ekipler:
9 Kasım Cumartesi
- Cinlikuyu döşeme: Türker, Enes, Halil (07.00 – 11.30) Kurtarma saati: 12.00
- Cinlikuyu: Anıl A., Eren, Ezgi, Batu, Kardelen, Beliz (10.20 – 13.00) Kurtarma saati: 16.30
- Parsık: Efe, Aleyna, Ege, Mehmet (10.45 – 13.10) Kurtarma saati: 14.00
- Cinlikuyu: Türker, Beliz, Anıl Ö., Eylül, Utku (13.00 – 15.30) Kurtarma saati: 18.00
- Parsık: Eren, Halil, Alp, Dilan (13.10 – 15.05) Kurtarma saati: 17.00
- Parsık: Efe, İrem, Funda, Saygın (15.05 – 16.45) Kurtarma saati: 19.00
- Cinlikuyu: Erdi, Aleyna, Gökhan, Hasan K., Başak (16.00 – 18.40) Kurtarma saati: 20.00
- Parsık: Anıl Ö., Kardelen, Türker, Hasan Can (17.15 – 19.05) Kurtarma saati: 21.30
- Cinlikuyu: Ozan, İrem, Enes, Erdem, Özlem (19.15 – 22.15) Kurtarma saati: 23.15
10 Kasım Pazar
- Cinlikuyu: Efe, Alp, İrem, Halil, Funda (09.25 – 12.15) Kurtarma saati: 12.30
- Parsık: Türker, Erdem, Utku, Özlem, Eylül (09.35 – 11.25) Kurtarma saati: 14.00
- Cinlikuyu toplama: Eren, Ezgi, Erdal (10.30 – 14.00) Kurtarma saati: 16.00
- Parsık: Türker, Hasan, Batu, Aleyna, Başak (11.30 – 13.00) Kurtarma saati: 15.00
Yazan: Saygın Gençer
Düzenleyen: Anıl Alyanak