Çok Kral Sucuk Yapmış Be

Mencilis Mağarası, Safranbolu/Karabük, 6-8 Mart 2020

Geziye Katılanlar: Aleyna Cingöz, Ezgi Özgen, Bülent Efe Temür, Beliz Aydın, Eren Kenan, Saygın Geçer, İrem Güzel, Tuğçe Nur İlbaş, Eylül Horoz, Enes Mutta, Anıl Özrenk, Belkıs Ovalı, İbrahim Karabul, Ayşe Yılmazaslan, Mücahid Çalışkan, İsmail Sarı, Atakan Gülbahar, Osman Zahit Ulusoy, Erkan Giray Arat, Tarkan Atak Kan, Ömer Cevdet Çalık, M.Enes Avukat, Ömer Doğanlar, Dilay Çalışkan, Merve Hatun Özcan, İlayda Asil, Fatih Akbal, Süha Cengiz, Mustafa Samur, Emre Topdal.

Uzun bir aradan sonra tekrar Mencilis Mağarası’na gidecek olmamız beni mutlu etmişti. Üstelik havanın sıcak ve yağışsız olması kampın güzel ve konforlu geçeceğine işaretti. Ama daha gezinin başında bazı hesaplar uyuşmadı. 29 kişilik otobüs ayarlandıktan sonra birkaç kişinin daha adını listeye yazmasıyla birlikte Eylül ve ben dehşete düştük. Biz otobüse sığamayacağımızı düşünürken Mehmet abinin (şoför) “sığdırırız” demesi üstüne rahatladık. Cuma günü bir ritüel halini almış gezi hazırlıkları tıkır tıkır işledi ve zor bir otobüs yerleşmesinin ardından 29 kişilik araç 30 mağaracı, Mehmet abi, Mehmet abinin sürpriz yol arkadaşı ve kamyon dolusu eşyayla birlikte Safranbolu’ya doğru yola çıktı.  (Herhalde söylememe gerek yok ama 3 kişi koridorda –otobüsün en rahat yerinde- gitti).

Geç yola çıktığımız için fazla mola vermek istemedik. Yolda çok vukuatımız olmadı lakin otobüste öğrendiğim bir bilgiyi sizinle de paylaşmak isterim: Mencilis Mağarası’nın gerçek uzunluğu 60 kilometre imiş.

-Kaynak: g.. anonim

Bu gezi dönemin ilk gezisi olmakla birlikte yeni malzeme çadırımızı (adı üstünde) ilk defa kullanacaktık. O yüzden çadırı kurmadan önce şarkılı danslı ayin yaptık ve kurarken de toplarken de ekstra özen gösterdik. Bununla birlikte kişisel çadırımı da kurup ertesi güne zımba gibi kalkmak için erkenden (kamp alanına gece 3 gibi vardığımızı düşünürsek ne kadar erken olabileceğini siz hayal edin) uyudum.

Hava ne kadar güneşli de olsa sabah 7 her zaman soğuktur. Uyku tulumunun kötü olmasından kaynaklı soğuktan uyanan birkaç şanslı kişi ben çadırdan çıkana kadar ateşi yakmışlardı bile. Günün ilerleyen saatlerinde hava sıcak, su yakın olduğu için kamp işlerini bir çırpıda bitiriyorduk. Güneş tepeye çıkınca mağarada olmadığım için lanetler savurdum. Ben 3. ekipteydim ve 1. ekibin çıkmasını dört gözle, hazır ve nazır bir şekilde (!) bekliyorduk.

Mağarada her şey yolunda gitti, çıkarken çamur savaşı yapmayı da ihmal etmedik. Çıkınca maalesef güneş bizi karşılamamıştı ama onun yerine yemek ve ateş bizi bekliyordu. Hızla hazırlanıp ateş başındaki yerimi aldım.

Herkes mağaradan çıkıp ateş başına geldikten sonra oyunlar oynamaya başladık. Sanırım en tutanı şarkı oyunu oldu çünkü uzun bir süre bağırarak şarkılar söyledik. Dikkatler ateş başındayken Enes ve ben de yemek çadırının orada özgün bir çalışma ortaya koyduk: Puding göğsü. Tarifini bir sır olarak saklamayı planlıyorum. Tatlı yapıldıktan bir süre sonra dibinin sıyrıldığını düşünürsek tarifin tuttuğunu söyleyebilirim.

Saat gece 12’ye yaklaşınca ilk gezilerinden mütevellit sucuk getirenler sucuklarını çıkardılar. Bir anda o kadar sucuk gelmişti ki birinin aklına sucuk ağacı yapalım fikri geldi. O fikri hemen gerçekleştirdik ve ölümsüzleştirmeyi de ihmal etmedik.

Bol bol sucuk yedikten sonra pazar sabahı tekrar mağaraya gireceğim için erkenden çadırıma çekildim. Sabah ilk ekipte olduğum için ayaküstü bir şeyler hazırladık. Tekrardan sucuk yedik ve mağaraya girdik. Burada mağarada yaşanan bir sıkıntıdan bahsetmeden geçemeyeceğim. Mağaracı A Mencilis’in meşhur bacasından geçerken yellendiği için arkasından gelen Mağaracı E bacada büyük zorluklar yaşamış. Bundan sonra mağaraya girmeden ve baca geçmeden önce sucuk yemeyi iki defa düşünmek gerek.

Kurtarma saatinden 45 dakika önce çıktığımız için kamptakiler bizi merak etmişler. Bülo ve Enes kasklarını takmış turistik kola girip bize seslenmeye geliyorlarmış. Neyse ki onlar daha merdivenleri çıkmaya başlamadan bizi gördüler ve aşağıda beklediler, beraber kamp alanına döndük. Bu olay da kulübe duyduğum sonsuz güveni tazelemiş oldu.

Son ekip de arkamızdan çıkınca öğle yemeğini hep beraber yiyip hazırlandık. Giray önceki akşam otobüsle İstanbul’a döndüğü için bu sefer araca daha rahat sığabildik. Dönüş yolunda Mehmet abinin arkadaşının önerisi üzerine yemek yemek için bir yerde mola verdik. Çoğumuzun yemeği bittikten sonra fark ettik ki restorandaki içeceklerin son kullanma tarihi 1 yıl geçmiş. Teslimatta yanlışlık olduğunu söyleyerek özür dilediler. Ayrıca aşçı büyük bir jest (!) yaptı: İçeceklerden para almadı.

Bu vahim olaydan sonra yolumuza tam gaz devam ediyorduk ki İstanbul girişinde trafiğe yakalandık. Kendimizce müzik açarken Mehmet abinin “arabaya takın da biz de dinleyelim” demesi sonucu telefonu bağladık. Hafif danslarla başlayan şarkıların sonu horon tepmeye, halay çekmeye doğru ilerledi. En son twerkler de yapıldıktan sonra müzikleri yavaşlatmaya ve sakince uyumaya geçiyorduk ki arkadan Eylül “hareketli bir şeyler açsanıza ya” diye serzenişte bulundu. Birkaç hareketli şarkı daha dinleyip sessizleştik. Son metroyu kaçıracağımızı da fark ettikten sonra battı balık yan gider misali mola vere vere saat gece 1’e doğru İTÜ’ye vardık.

Gezinin sonunda dönüş yolundaki malum sıkıntılara ve yorgunluğa rağmen kulüp odasında herkesin yüzü gülüyordu. Geziden gelen malzemeleri yerleştirip veda selfisini çektikten sonra evlerimize dağıldık.

Bu vakitlerde evlerde kalıyoruz, daha şimdiden kulüp gezileri burnumda tütüyor. Umarım en yakın zamanda kulüp etkinliklerine tam gaz devam edebiliriz. Bir sonraki gezide görüşmek üzere.

Eren Kenan

Ekipler:

7 Mart Cumartesi:

  • 1. Ekip: Efe, Tuğçe, Eylül, Atak, Emre, Fatih (10.30 – 15.20) Kurtarma Saati: 16.30
  • 2. Ekip: Giray, Atakan, Beliz, Anıl, M.Enes, İbrahim (12.45 – 16.20) Kurtarma Saati: 18.45
  • 3. Ekip: Ezgi, Saygın, Mustafa, İlayda, Ömer D., Eren (16.00 – 20.00) Kurtarma Saati: 22.00
  • 4. Ekip: Efe, İsmail, Ömer Çalık, Belkıs, Merve, M.Enes (17.30 – 20.45) Kurtarma Saati: 23.30

8 Mart Pazar:

  • 5. Ekip: Enes Mutta, Osman, İrem, Anıl, Ayşe, Eren (08.35 – 13.45) Kurtarma Saati: 14.30
  • 6. Ekip: Mücahid, Süha, Dilay, Tuğçe, Aleyna, Atakan (9.35 – 13.55) Kurtarma Saati: 15.00